Niyetçi Tavşandan Çelik Çomak Oyununa...
Eskilere dair yetişemediğimiz efsanevi gelen meslek ,sanat ve zanaatlar varmış. Varmış diyorum yaş itibari ile yetişemediğim ancak nostaljik öğeler olması sebebi ile turizm değeri olan bu çalışmaları proje olarak kullanan avmler,çarşılar,mağazalar,oteller vs.. var. Zira çokta yabancılaşmadan ancak tamda hayatımızın içinde olmadan bildiğimiz ve şimdilerde herkese enteresan gelen gelenekler bunlar...
Güneşin gülücükler saçtığı güzel bir İstanbul gününde sokaklarda nadirende olsa rastlayabileceğiniz en keyifli şeylerden biri niyetçi tavşanlardır. Tavşanın sizin niyetinize çekeceği mani ile gülebilir tavşanı sevmenin verdiği haz ile mutlu olabilir ama sonuçta illaki keyfini çıkarabileceğiniz bir aktivite yapmış olabilirsiniz. Eskiden bahar ve yaz günlerinde kah Galata’da , kah Ortaköy’de rastlanılan niyetçiler şimdilerde karşılaşıldığında uğur sayılabilecek seyreklikte azalan bir gelenek haline geldi.
Öyleki bunu nostaljik sayan birçok işletme müşterileri için zaman zaman niyetçi tavşan getirip sempati kazanmaya başladı.
Sıcak günlerin kurtarıcısı sayılan ve döneminde en çok para kazandıran mesleklerinden olan şerbetçilik te günümüzde ramazan aktivitelerinin başrollerinden biri olarak sahneye çıkıyor.Gerek geleneksel kıyafeti ile gerekse kolanın ve kahvenin bardağımızdan eksik olmaması ile şerbet içiminin hayatımızdan kalkması sayesinde şerbetçilikte nostalji rüzgarında savrulan yapraklardan biri olarak kendini gösteriyor.
Nostaljik satıcı deyince aklıma ilk macuncular geliyor. Sıcak tepside rengarenk çubuğa sarılan o nefis tatlar... Çocukların olduğu kadar büyüklerin de ilgisini çeken bu şekerleme de günümüzde nostaljik sayılan mesleklerden biri...
Bunun gibi faytona binmek, damat traşı olmak, Ters yazılmış “İstanbul Hatırası” yazısı altında ailecek fotoğraf çektirmek ve tabiki büyütüp çerçeveletip duvara asmakta zamanında büyük rabetler görmüş ve hayatın birer parçası olmuş ancak şimdilerde nostalji klasmanında sunuluyor. Genç nesillerin eğlencelerine malzeme olarak yaşatılmaya çalışılıyor.
Dikkat ettim de şimdiki çocuklar sokakta birlikte oynamayı da bilmiyorlar. Oyun oynayabilecekleri yeşil alanların kentsel dönüşüm çerevesinde daraltılıp yok edilmesini hiçe sayarak diyebilim ki şimdiki çocuklar saklambaç , istop, çelik çomak gibi sokak oyunlarından habersiz çağın getirisi olan bilgisayar oyunlarında ve sosyal medya ortamı olarak adlandırılan ancak hiçte sosyal olmayan ortamlar sunan sanal savaş oyunlarında tek başına eğlendiğini zannederek büyüyorlar. Bu süreçlerin zihinsel ve bedensel gelişimlerine katkısı olmadığı gibi fiziksel tembelliğe ve sosyalleşmeyi komple bitirmesi ile zihinsel gelişmi de engellediğini belirtmek için pedagog olmaya lüzum görmüyorum.Zamanında oynanan çelik çomak gibi , dokuz taş gibi , istop gibi oyunlardan habersiz uçurtma yapmayı bilmeyen ve bu oyunları nortalji olarak addedecek bir nesil yetişiyor...
Teknolojinin gelişimi hem meslekleri hem oyunları etkiledi. Bu sele kapılıp giderken daha neleri nostalji vitrinine kaldıracağız kim bilir....
|